01 Kasım 2014 Cumartesi günü İlk torunum oldu. Benim için önemli bir gündü. Ankara’da, o gece heyecandan gözlerime uyku girmemişti. Çünkü tüm canlılar nesillerini sürdürmek isterler. Bende ancak Ege ile bu doğal isteğimi gerçekleştirebilecektim. Ege, şu yalan dünyada benim temsilcim olacaktı. Elbette ki çok duygulanmış, çok sevinmiş, mutlu olmuştum. Bu duygularımı dizelere dökmeliydim. Aslında Ege’ye daha çağdaş, daha özgürlükçü, insan haklarına saygı gösterilen, sorunsuz, sevgi dolu, tüm farklılıklarla barış ve huzur içersinde bir arada yaşanılabilen bir dünya bırakmak isterdim.
EGE İÇİN
Altmışı geçer geçmez,
Bir hazine buldum ben.
Torun tosun sahibi,
Artık dede oldum ben.
Daha Egem doğmadan,
Gün, bacadan ağmadan,
Bir damla su boğmadan,
Deryalara daldım ben.
Aslan, korkmaz çakaldan,
Keramet yok sakaldan,
Hayat denen okuldan,
Derslerimi aldım ben.
Kin, nefret biter diye,
Âleme yeter diye,
Belki de tutar diye,
Göle sevgi çaldım ben.
Yekta Hoca, hakları,
Doyuramam tokları,
Eski alacakları,
Defterimden sildim ben.
YEKTA AYDIN. ANKARA. 01.11.2014. CUMARTESİ. SAAT 03.00