Başa Gelir De Gitmez
İnsan yaşamına ait zıtlıklar, çelişkiler ve benzerliklerden oluşan yaşam tezahürleri.
Yine dostluk, yine sevgi, yine güven, yine özlem, yine ayrılık, yine zaman ve yine mekân vurgulanmak istenmektedir. Her şeyin yerli yerinde olması ve karşılığını da bulması gerekmektedir. Örneğin gül dalına karganın değil de bülbülün konması gerektiği vurgulanmaktadır.
BAŞA GELİR DE GİTMEZ
Ömür dediğin ne ki?
Günün yerini tutmaz.
Zamanı durdurmaya,
Kimsenin gücü yetmez.
Gönlümce avunduğum,
El yanda savunduğum,
Dost diye güvendiğim,
Olmuş bir hacıyatmaz.
Yamaçların sırtların,
Terk edilmiş yurtların,
Sıralanmış dertlerin,
Ardı arkası bitmez.
Hem işkence hem zulüm,
Ne bu sükse bu çalım,
Ayrılık ile ölüm,
Başa gelirde gitmez.
Dünya tersine dönse,
Bir karga güle yansa,
Gülün dalına konsa,
Bülbül gibi de ötmez.
Yetim kalmış çocuklar,
Sarılmayan kucaklar,
Söndürülmüş ocaklar,
Evin bacası tütmez.
Aklı başında olan,
Sakin, kendini bilen,
Adım adım yol alan,
Tozu dumana katmaz.
İleriye bakmayan,
Gürül gürül akmayan,
Meydanlara çıkmayan,
Elin gözüne batmaz.
Sevdiği yâri olan,
Gözünün nuru olan,
Gönülde yeri olan,
Nereye gitse yitmez.
Yekta Hoca, nereye,
Sende girdin sıraya,
Ömür geri geriye,
Kimseler sözün etmez.
İSTİNYE. 11.12.2004.